24 Ocak 2012 Salı

Ne oldu bize ?

Ne oldu da böyle ayrı düştük. Ne oldu da iki düşman gibi sabah yürüdüğümüz yolları değiştirdik. Ben seni severken, sen beni severken iki farklı insan gibi nasıl olduk bilmiyorum ama iyi ki de olmuşuz diyorum. Bu yazıya başlarken düşüncelerim farklıydı boş hayallere kapıldım yine. Yoksa seni sevdiğimden falan değildi isyanım. Bilmeni istediğim birşey yok. Eğer bana bir gün yine gelecek olursan ps için yeni joystick alırmısın diyecektim sadece.

16 Ocak 2012 Pazartesi

Had bilmemezlik . .

Bir fotoğraf için yazı mı konur? Konur. Aslında bu fotoğraftan çok yazı çıkar ama kısa keselim.

Yazının sorusu şu:
"Ön taraftaki futbolcular mı daha Fenerbahçe, arkada dizilmiş taraftarlar mı?"
Ben bilemedim.

Cevap anahtarına baktım.
"İkisi de birbirinden Fenerbahçe" yazıyordu.

Kıssadan hisseye gelince:
Fenerbahçe tribününe taraftarlık öğretmek, Lefter'e futbol öğretmeye benzer. İkisi de had bilmezliktir.



15 Ocak 2012 Pazar

Lefter'e Veda !

Son yolculuğuna uğurladık büyük Efsane Lefteri. Hak ettiği kadar doldurup taşıramadık stadı ama oraya gelemeyipte çok gelmek isteyen milyonlarca Fenerbahçeli ruh vardı bunu da biliyoruz.

Neyse artık kelimeler pek birşey ifade etmiyor ama şunu bil ki 'Çubuklu forma bizlere emanet'


14 Ocak 2012 Cumartesi

Lefter ile ilgili kısa bir not. .

‎1952 yılında Yunansitan Milli Takımının teklifini redetti..
"Mahalle arkadaşlarıma karşı oynayamamki" diyerek.. 6-7 Eylül olaylarınında "Gavur" diye camlarını kırdılar.Fenerbahçe taraftarları vapurla adayı bastı "Göster Baba kim kırdı" dediler..O yinede göstermedi...

13 Ocak 2012 Cuma

Şimdi biz ne yapalım.

Şanlı formamızın en büyük efsanelerinden birini kaybettik. Lefter sonsuzluğa gözlerini yumdu belki de cennette şimdi o da bizi özlüyordur. Biz onun hikayeleriyle, anılarıyla büyüdük. Anne, babalarımız uyuyalım diye bize masal okurken hep onu anlatırdı. O formanın büyüklüğüyle kendi büyüklüğünü özdeşleştirmiş bir Fenerbahçeliydi. İçimizdeki acıyı nasıl anlatırız bilmiyoruz ona olan sevdamızı defalarca dile getirmiş olsak ta hep eksikti, hep daha fazlasını hak etmişti o. Daha 11 yaşındayken babama 'adımı neden Lefter koymadın' diye sorarmışım. Bilmiyorum benim hiç babam ölmedi, annem ölmedi, kardeşim veya herhangi bir yakınımı kaybetmedim ama şimdi sanki yüreğimi içimden kopartıp aldılar nasıl bir acıdır bilmiyorum anlatamıyorum da ama şimdiden biz seni çok özledik. Gittiğin yerde seni herkes tanıyordur orda da seni herkes sever bizden meleklere selam söyle büyük Efsane. Gittiğin yerde huzur içinde olursun inşallah. Geride bıraktığın bizler nesilden nesile seni anlatacağımıza söz veriyoruz. Çubuklu için neler yaptığını belki de tam olarak bilmiyoruz ama bildiklerimiz bile sana baba şevkati duymamıza yeterli be. Şimdi sen cennettesin ya melekler seni kıskanır, biz seni hergün daha çok özleriz.

Keşke ömrümden alıp ömrüne katabilseydim büyük efsane LEFTER ! Bu taraftar seni unutmaz.


10 Ocak 2012 Salı

Efsane yedek kulübesinde beklerken ( Thierry Henry )

Dua edermiş gibi bi görüntüsü var sanki. Futbol ruhunun paradan çok daha önemli olduğunun bir kanıtıdır Thierry Henry.



Alıntıdır: http://tribunselsevda.tumblr.com/post/15618428077/thierry-henry-yedek-kulubesinde

5 Ocak 2012 Perşembe

bunusakınokumayıncoksacma

sadece bloguma daha fazla özen göstermem gerektiğini not alıcaktım okumayın dedim a.koyim.